ANTİSOSYAL, PARANOİD, NARSİST KİŞİLER VE ŞİDDET
Geçmiş  asırlara göre zengin ve daha kültürlüyüz, ama daha fazla mutlu değiliz. 
 
En büyük  savaşlar bu çağda çıktı; en büyük terör eylemleri bu çağda gerçekleşti. Çünkü  Batının değerleri, ekonomiyi canlandırmak için tüketimi ve rekabeti alabildiğine  teşvik etti. Bu ise, insanları daha çok kazanmaya, daha fazla şeye sahip olmaya,  daha çok şey istemeye sevk etti. Böylece, her şeye sahip olmak isteyen, bencil,  çıkarcı ve başkalarının haklarına saygı duymayan bir insan modeli  gelişti.
 
 Antisosyal  kişilerin beyninde acıma, pişmanlık, suçluluk duygularının faaliyet gösterdiği  alanlarda fonksiyon azalması vardır. Buna karşılık, kin ve öfkelilikle ilgili  beyin hücreleri daha işlevseldir. Böyle kişiler suçu normal bir olay gibi  işler.
 
 Beyninin  böyle alanları iyi çalışmayan bireyler özel yöntemlerle “beyin yıkamaya” maruz  kalırsa, sosyal ve politik idealleri için canavarca eylemlere  şartlandırılabilirler. Sosyal ve politik ideale inandırılmış antisosyal bir  kişiden daha tehlikeli bir canlı bomba yoktur. İntikam isteyen, haksızlığa  uğradığına inandırılan, sosyal ve politik bir ideale şartlandırılan  antisosyaller dünyanın geleceğini tehdit etmektedirler.
 
 Antisosyaller:
 
 Yalan  söyler, ceza almasına sebep olacak eylemlerde pişman olmadan bulunur. Kendisinin  veya başkasının güvenliği konusunda umursamazdır. Suçluluk duygusu, vicdan azabı  gibi kaygıları yoktur. Gelecek için plan yapmayı sevmez, dürtüsel yaşar. Amacına  ulaşmak için kavgacı, sinirli saldırganlığı yöntem olarak seçer. Kafa yorduğu  konu menfaat ve zevklerini tatmindir. Başkalarının haklarına saygı  duymaz.
 
 Narsisistler:
 
 Kendisini  çok önemli ve vazgeçilmez hisseder. Başarı ve yeteneklerini abartır. Özel,  önemli ve benzeri bulunmaz bir kişi olduğunu düşünür. Eleştiriye öfkeyle  karşılık verir. Daima ayrıcalık, özel muamele beklentisi içindedir. Başkalarını  anlayamaz ve onların zayıf taraflarını kullanır.  Kafa yorduğu konular başarı,  güç, zekâ, güzellik, kusursuz sevgi gibi düşüncelerdir. Çok  kıskançtır.
 
 Paranoidler:
 
 Dostlarından, iş arkadaşlarından ve  diğer insanlardan yersiz yere hemen kuşkulanır. Arkadaşlarının kendisine  bağlılığını ve güvenini sık sık sorgular. Her olayda kendisine kötülük  yapılabileceği anlamını çıkarır. Aşırı ketum olur, sır vermez. Kin besler,  hataları bağışlamayı sevmez. Görmezden gelinmesine karşı öfke besler. Dost ve  düşmanını karıştırır. Hep güven bunalımı içindedir. Haksızlığa saldırıyla  karşılık verme eğilimindedir.
 
 Her üç  kişilik yapısının temel örüntüsünden anlaşılacağı gibi, bu tiplerin, kendilerine  yönelen tehditlere ve haksızlıklara karşı şiddete başvurma eğilimleri  fazladır.

